Geleceğin Filoları Otonom Araçlar

March 23, 2017

    Sizi mobilite sektöründeki projeler, hikayeler ve eğilimlerle güncel tutmak için devam eden çabamızda, toplu taşıma deneyiminde otonom araçların potansiyelini Uluslararası Toplu Taşımacılar Birliği (UITP) Politika Özeti’nden paylaşıyoruz.

    AV.Australiaexample

    Navya otonom otobüs denemesi South Perth, Batı Avustralya

    Otonom araçlar (AV) geliştiren birçok şirket, bu araçların sadece dört yıl içinde kullanıma hazır olabileceğini iddia ediyor. Uluslararası Toplu Taşımacılar Birliği (UITP) Politika Özetleri’nde bu tür araçların herkes için mobilite deneyimini geliştirme potansiyelini değerlendirdi. UITP’ ye göre, eğer AV’ler ‘robo-taksiler’, mini-otobüsler veya araba paylaşım filoları gibi paylaşılan filolarla kullanılırsa, yolda bulunan araç sayısını çarpıcı bir biçimde azaltabilir, uzaktaki çevre birimleri ve şehir merkezleri arasında daha iyi bir bağlantı sağlayabilir. Ayrıca, kapıdan kapıya ulaşım çözümleri sunarak mevcut ilk/son mil sorununu çözebilirler.

    Herkes için Geliştirilmiş Mobilite Potansiyeli

    UITP’nin Politika Özeti’ne göre, Almanya, Portekiz ve ABD’deki çeşitli yakın tarihli çalışmalar, AV’nin tüm vatandaşlar için bugünkü yollardan %80 daha az araçla herhangi bir varış yerine ulaşabilmelerini sağlayacak mobilite sağlayabileceğini gösteriyor. Toplu taşıma hizmetleri, en yoğun trafik saatleri sırasında, talebin genelde en yüksek seviyede olduğunda ve 7/24 hizmet sunarken daha uygun maliyetle yapılabilir. Bu yollardaki otomobil sayısının ciddi bir şekilde azaltılması, şehirlerimizdeki hava kalitesinin önemli ölçüde iyileşmesi anlamına gelir ve trafik sıkışıklığı problemini tamamen ortadan kaldırma potansiyeline sahiptir. Böylece park yeri için geniş sokak alanlarına ihtiyaç duyulmaksızın, şehirlerimizde yürümek ve dolaşmak için daha fazla alan olabilir. Dahası, paylaşılan araç filoları şehirlerimiz genelinde faaliyet gösterirse, insanlar için otomobil sahibi olmak tamamen anlamsızlaşacaktır.  

    Geliştirilmiş Güvenlik

    AV teknolojisi aynı zamanda sürüşlerin algoritma ile rota planlaması ve seyahat hızı için optimize edileceği anlamına geliyor. Kentsel alanlardaki sensör sistemleri ile birlikte, bu algoritmalar, sürüş denkleminden insan hatasını ortadan kaldırarak, otomobil ile ilgili kazaları %90 oranında azaltılması anlamına gelebilir. Bunu yalnızca Amerika Birleşik Devletleri perspektifinde olarak ortaya koymak gerekirse; her on yılda 300.000 ölümün engellenmesi anlamına geliyor.   

    Politika Özeti’ne göre, bu avantajlar yalnızca AV’ler paylaşılırsa, verimli ve yüksek kapasiteli bir toplu taşıma sistemini tamamlarsa ve eğer geleneksel özel mülkiyet modelini takip etmezse tamamen gerçekleşecektir.

    Gelecekteki mobilite değişiklikleriyle ilgili daha fazla bilgi edinin.

     

    Previous